Ekonomi Bakanlığı sözcüsü, Alman DPA haber ajansına yaptığı açıklamada, "İsrail'e silah ihracatına ilişkin bir yasak yok ve olmayacak," ifadelerini kullandı.
Sözcü, hükümetin silah ihracatını her seferinde duruma göre değerlendirdiğini ve İsrail ile Hamas arasındaki mevcut durumu ve insancıl hukuk kurallarını göz önünde bulundurduğunu da sözlerine ekledi.
Çarşamba günü Reuters, Ekonomi Bakanlığı'na yakın bir kaynağa dayandırdığı haberinde, hukuki zorluklar nedeniyle Almanya'nın eylül ayı itibariyle İsrail'e yeni silah ihracatını durdurduğunu aktardı.
Farklı mecralarda yer alan haberlerde de Alman hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki tutumunu değiştirdiği ileri sürüldü. Mart ayından bu yana silah ihracatına yönelik yeni izin verilmediği ve satışların fiili olarak beklemeye alındığı belirtildi. Avusturya basınına göre, ihracat hacmi bir önceki yıla göre keskin bir şekilde düşerek, geçen yıl 326,5 milyon euro (12,3 milyar Türk Lirası) iken 1 Ocak - 21 Ağustos tarihlerinde 14,5 milyon euroya (549,7 milyon TL) geriledi.
Gizli toplanan ve Alman Şansölyesi Olaf Scholz'un başkanlık ettiği bir yapı olan Almanya Federal Güvenlik Konseyi, İsrail'e yapılanlar da dahil olmak üzere silah ihracatını onaylıyor.
Almanya geçen yıl askeri ekipman ve savaşta kullanılan silahlar dahil olmak üzere İsrail'e 326,5 milyon euro değerinde ürün ihraç etti. Ancak İsrailli araştırmacı yayın organı Shomrim'in haberine göre, bu destek 2024 başında tekrarlanmadı.
Scholz, Almanya'nın İsrail'e silah tedarik etmeye devam edip etmeyeceği konusunda temkinli davrandı. Temmuz ayı sonunda yaptığı bir açıklamada, Almanya'nın Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) İsrail'in Filistin topraklarındaki operasyonlarının uluslararası hukuku ihlal ettiğine karar vermesi üzerine İsrail'e silah tedarikine dair bir karar almadığını belirtti.
Scholz, başkent Berlin'de yazın düzenlenen bir basın toplantısında, her ihracat başvurusunun bireysel olarak değerlendirileceğini bildirdi.
Alman hükümeti, UAD ile Berlin'de, Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi (ECCHR) tarafından açılan iki ayrı davada savunma yapmış, 7 Ekim 2023'te başlayan İsrail-Hamas savaşı sonrası uzun vadeli sözleşmelerde yer alan yedek parça ihracatı dışında, İsrail'e savaşta kullanılmak üzere hiçbir silah göndermediklerini belirtmişti.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında, 7 Ekim'den bu yana 41.000'den fazla Filistinlinin öldüğü bildirildi.
Bu saldırılarda bölgede yaşayan 2,3 milyon insanın büyük çoğunluğu evini terk etti. Uluslararası Adalet Divanı'nda (ICJ) İsrail'in reddettiği soykırım iddiaları işlenirken, Gazze'de hijyen eksikliği ve yetersiz beslenmeye bağlı salgın hastalıklar görüldü.
Almanya'nın İsrail'e yaptığı silah ihracatına dair şu ana dek açılan hiçbir dava başarılı olmadı. Nikaragua, Almanya'ya dava açan ülkelerden biriydi.
Diğer yandan konunun Alman hükümetinde bölünmelere yol açtığı söyleniyor. Şansölye Ofisi'nden yapılan açıklamalarda, İsrail desteklenirken, Yeşiller'in idaresindeki Ekonomi ve Dışişleri bakanlıkları, tabandan yükselen sese duyarlı bir şekilde Netanyahu yönetimini giderek daha fazla eleştiriyor.
Avrupa genelindeki yasal zorluklar, diğer ülkelerin de silah ihracatlarını askıya almasına veya durdurmasına yol açtı.
Bu ay İngiltere, uluslararası insani hukukun ihlal edilebileceği endişeleri nedeniyle İsrail'e yapılan 350 silahtan 30'unun ihracat lisansını askıya aldı.
Şubat ayında Hollanda'daki bir mahkeme, F-35 savaş uçağı parçasının İsrail'e ihracatını durdurma emri verdi. Bu karar, bu parçaların Gazze'deki sivil hedeflere yapılan saldırılara alet olduğuna dair endişeler nedeniyle alınmıştı.
Başkan Joe Biden yönetimi bu yıl bazı silahların İsrail'e gönderimini askıya aldı. Bunun sebebi ise bu silahların Gazze'de kullanılmasıyla ilgili çekincelerdi fakat daha sonra ihracatın tekrar başlamasına karar verildi.
treuronews