Yetiştiricilik balıkçılığında 120 ülkeye ihracat yapan balıkçılık sektörünün yüzünü dış pazarlarda talep gören Türk somonu güldürüyor.
1 Eylül’de başlayan denizlerdeki av sezonu, 15 Nisan’da sona eriyor. Sezonun kapanmasına sayılı günler kala balıkçılar son ağlarını denize bırakırken, tezgahlarda ise denizden avlanan son balıklar yerini almaya başladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından belirlenen takvime göre, 15 Nisan itibarıyla büyük ölçekli balıkçı tekneleri için av yasağı başlıyor. Bu dönemde denizlerdeki balık stoklarının korunması ve gelecek nesillerin de balıkla buluşabilmesi hedefleniyor. Yasağın başlamasıyla birlikte gırgır ve trol avcılığı yasaklanacak, ancak küçük ölçekli kıyı balıkçıları avcılığa devam edebilecek.
RAMAZANLA SEZON ERKEN BİTTİ
Ramazan ayında genelde balık tüketilmemesinden dolayı sektör temsilcileri bu ayda da beklenenleri alamadı. Bu senenin gözde balığı ve tezgahlarda en çok görünen balığı da palamut oldu. Balıkçılar, sezon boyunca özellikle hamsi, palamut ve istavritte verimli bir dönem geçirdiklerini ifade ederken, bazı bölgelerde ise olumsuz hava koşulları ve deniz suyu sıcaklıkları av miktarını etkiledi. Sezonun sona ermesiyle birlikte tüketicilere dondurulmuş ya da kültür balıklarını tercih etmeleri öneriliyor. Balıkçı tezgahlarında ise önümüzdeki dönemde levrek, çipura ve alabalık gibi çiftlik balıkları daha fazla yer alacak.
BOL VE BEREKETLİ GEÇTİ
2025 balıkçılık sezonunun balıkçılarımız için verimli geçtiğini belirten İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği (İSHİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun, şu bilgiyi verdi: “Sezonun başlarında bol başlayan palamut avcılığı, bize palamut yoğunluklu bir sezon geçireceğimizi düşündürdü. Ancak daha sonra sezon ortalarında bollaşan hamsi avcılığı ve özellikle Marmara bölgesinde görülen lüfer ve çinekop avcılığı ile balıkçı dostlarımız hem çeşitlilik hem miktar açısından mutlu oldukları bir sezon yaşadı. Maalesef bu sezonun üzücü tarafı ise artan maliyetleri karşılamakla ilgili yaşanan sıkıntıydı. Personel, akaryakıt, ambalaj gibi giderlerdeki artış, balık fiyatlarına tam olarak yansıtılamadı. En besleyici ve sağlıklı protein kaynaklarından biri olan balık, diğer hayvansal protein kaynakları ile fiyat yönünden gayet rekabetçi bir noktada olduğu için tüketim alışkanlıklarını da olumlu yönde etkiliyor.”
ROTA AKDENİZ
Nisan ayında balık ekosisteminin korunması için av sezonunun sonlanması teknelerin rotasını değiştiriyor. İSHİB Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun, “Nisan ayı ile sonlanacak av sezonunu müteakip mayıs ayından sonra Akdeniz’de orkinos avcılığı başlayacak. Kota sahibi teknelerimiz, Akdeniz açıklarına orkinos avlamaya gidecekler. Bir kısım balıkçılarımız ise tekneleriyle beraber Afrika kıyılarına, Moritanya, Senegal veya Umman gibi ülkelere pelajik türde balık avlamaya gidecek” bilgisini verdi.
RUSYA VE JAPONYA TÜRK SOMONUNU SEVDİ
Türkiye akuakültür sektörünün, büyüme trendini avcılığa bağlı olmayan bir biçimde sürdürmeye devam ettiğini söyleyen İSHİB Başkan Yardımcısı Sagun, “2024 yıl sonu itibariyle 2 milyar doların üzerinde ihracat yapan Türk su ürünleri sektörünün bu ihracat rakamının yüzde 90’ı yetiştiricilik ürünlerinden geliyor. Hali hazırda ihracat bazında tüm diğer hayvansal ürünlerden daha fazla gerçekleşen balık ihracatımızda başlıca türler, levrek, çipura, Türk somonu, orkinos ve alabalık. Ülkemiz levrek ve çipura üretiminde dünya lideri konumunda iken, son 10 yılda dünya pazarına tanıttığımız Türk somonu başta Rusya ve Japonya olmak üzere çok sevilen ve tercih edilen bir tür olarak öne çıkıyor” dedi.
YANLIŞ ALGI İÇ PAZARI DARALTIYOR
Türkiye’de yetiştirilen balıkların 120 ülkeye ihraç edildiğini belirten İSHİB Başkan Yardımcısı Oğulcan Kemal Sagun, şunları söyledi: “Su ürünlerinde iç pazardan gelen talep az. Türk balıklarını severek tüketen bütün bir dünya örneği karşısında hâlâ yetiştiricilik ürünlerine haksız bir lezzet ve sağlık yakıştırması ile önyargılı yaklaşan kendi halkımız, balığı evde değil, ev dışında tüketmeyi tercih ediyor. Bu konuda önümüzdeki dönemde Tarım ve Orman Bakanlığı ve üretici firmalarımız ortaklığında tüketimi teşvik edici projeler geliştirebilmeyi umuyoruz.”
İSTANBUL’UN GÖZDE BALIK DURAKLARI
İstanbul Boğazı, sahip olduğu doğal zenginlik ve deniz canlılarıyla hem amatör hem de profesyonel olta balıkçılarının gözdesi. Şehrin dört bir yanında birbirinden verimli meralar yer alıyor ve her biri farklı balık türleriyle öne çıkıyor. Halk arasında ‘denizin kuru fasulyesi’ olarak bilinen istavrit, İstanbul Boğazı’nın en yaygın balıklarından. Özellikle Akıntıburnu’ndan başlayarak Yeniköy ve Aşiyan arasında sıkça avlanıyor. Beşiktaş sahilinde zaman zaman rastlansa da bu bölge genellikle balığın uğramadığı noktalar arasında.
Galata ve Unkapanı köprüleri
Haliç’in giriş noktaları olan Galata ve Unkapanı Köprüleri, çeşitlilik bakımından oldukça zengin meralar. Ancak burası yeni başlayanlar için pek uygun değil. Akıntılar, derinlik farkı ve yoğunluk nedeniyle bu bölge daha çok tecrübeli balıkçılar tarafından tercih ediliyor.
Yenikapı ve Sarayburnu
Eminönü’nü geçtikten sonra ulaşılan Yenikapı’da, Sarayburnu Askeriyesi’nin hemen altı ile Yeşilay Cemiyeti’nin bitiminde bulunan meydan, olta balıkçılarının buluşma noktalarından biri. Bu sahil boyunca farklı noktalarda av yapılabilirken, Yenikapı Etkinlik Alanı geniş yapısıyla rahat bir av imkanı sunuyor.
Beykoz’dan Pendik’e bereketli meralar
Anadolu yakasında Beykoz’dan Anadolu Kavağı’na kadar uzanan sahil yolu ile Üsküdar-Kanlıca hattı, balıkçıların sık tercih ettiği bölgeler arasında. Ayrıca Maltepe ve Pendik sahilleri de verimli meralar arasında yer alıyor. Bu noktalarda istavrit başta olmak üzere kefal ve zaman zaman sardalya avlamak mümkün.
Büyük balık peşinde olanlar
Daha iri balıkların hedeflendiği avlar için ise Marmara Denizi’ne yakın kıyılar ile Karadeniz’e açılan Rumelifeneri ve Poyrazköy öneriliyor. Bu bölgelerde zaman zaman lüfer, çinekop ve levrek gibi büyük balıklarla karşılaşmak mümkün. Öte yandan, Büyükçekmece ve Küçükçekmece meralarında büyük balık denenebilir.
Barış Cabacı'nın haberiİstanbul Ticaret Gazetesi
