Enflasyon düzeltmesinin mevcut ekonomik koşullarda işletmelere ek vergi yükü getirmesinin, iş dünyasının finansal dengelerini zorlayabileceğine dikkat çeken Çevikel, “Enflasyon düzeltmesinin yeniden gündeme gelmesi, ülkemizde yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve firmaların karşılaştığı zorlukları dikkate aldığımızda, doğru bir hamledir. Bu sayede firmalarımızın finansman yapıları ve kredibiliteleri güçlenmiş oluyor. Ancak, bu düzenlemenin işletmelere ek vergi yükü olarak yansıtılması, zaten sıkı finansman koşulları altında faaliyet göstermeye çalışan tüm şirketlerimiz için ciddi bir tehdit oluşturabilir.

Enflasyonla mücadele sürecinde, üretim ve istihdamın korunması hayati önem taşırken, işletmelerin finansal sağlığını zedeleyecek ek yüklerin getirilmesi, uzun vadede üretim kapasitemizi ve ekonomik büyümemizi olumsuz etkileyebilir. Öz kaynağı güçlü, aktif varlığı daha düşük olan işletmelerde zarar artırıcı sonuç doğuracak olan enflasyon düzeltmesi, parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, finansmanını borçlanma ile yapan, öz kaynağı düşük işletmelerde ise, enflasyon düzeltmesi kar artırıcı sonuç doğuracaktır. Vergi muafiyeti ile desteklenmeyen bir enflasyon düzeltmesi uygulaması ise, şirketlerimizi finansal kırılganlıklarla baş başa bırakabilir ve üretimden yatırıma kadar birçok alanda durgunluğa yol açabilir. İş dünyamızın bu zorlu süreci en az zararla atlatabilmesi ve istikrarlı bir şekilde büyüyebilmesi için, Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve devletimizin gerekli adımları atarak iş dünyamızı bu yükten muaf tutması gerektiğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.