Podyum Davet’te gerçekleştirilen toplantıda konuşan BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, Bursa’nın elinde hala doğal hazineler olduğunu ifade ederek, “Bu toplantının amacı çok geç olmadan Bursa’nın yaşanılabilir bir kent olarak devam edebilmesi için bir uzlaşı ortamı oluşumuna katkıda bulunmak” dedi. BUSİAD Başkanı Küçükkayalar, şunları dile getirdi:
“BUSİAD’ın 45, Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutlarken, yaşanabilir bir Bursa mücadelesini, kente borcumuz olarak görüyoruz. Adımızda önce Bursa var. Sanayici ve iş insanı daha sonradır. Bizler önce Bursa sevdalısıyız. Burada üretmek, buraya yatırım yapmak ve burada yaşamak istiyoruz. Yaşanabilir bir kent en büyük arzumuz. Logomuz sürdürülebilirliğin sembolü. Dut yaprağı ipekböceği kozası ve dişli. Bugün de buna ihtiyaç var. Başka Bursa, başka Marmara, başka Türkiye ve başka Dünya yok.
Köklü bir sanayicilik ve iş insanlığı potansiyeline sahip Bursa’nın, örnek bir kent olması gerektiğine inanıyoruz.”
DEPREM GÜNDEMİ
Nilüfer Deresi ile Marmara Denizi’nin içine düştüğü durum ve olası depremde mevcut yapılaşmanın yaratacağı sorunların da göz önüne alınması gerektiğini ifade eden Küçükkayalar, şöyle devam etti:
“Yeni bir bakış geliştirmenin şart olduğunu görüyoruz. Küresel ısınmanın yıkıcı etkilerinin daha da azaltılması için Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda yapıldığı gibi kentimiz adına sorumluluk alıp, tüm Bursalıların paydaş olduğu bir “Bursa Mutabakatı”nın oluşturulmasına ön ayak olmak istiyoruz. Ancak yaşanabilir bir kent için gerekli ölçüler temelinde bir Bursa Mutabakatı oluşturabilirsek, geleceğe daha olumlu bakacağımıza da inancımız tam.”
SANAYİ BÖLGELERİ
Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesinin Bursa’da kurulduğunu da hatırlatan Küçükkayalar, “İlk kazmanın ardından 62 yıl geçmiş. Yani büyük bir deneyimimiz var. Hatırlayın Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nin adı düne kadar Pilot Sanayi idi. Yani sanayinin örnek ve öncüsü... Şimdi de Türkiye’ye pilot olabiliriz. Sanayi, tarım ve turizmi bir arada yürüterek, yoğunlukları artırmadan yaşanabilir bir kent nasıl olurun pilot uygulamasını birlikte yapabiliriz” dedi.
TARIM VE TURİZM
Küçükkayalar tarım ve turizm için de şunları dile getirdi:
“Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu (5403 sayılı ve 19.07.2005 tarihli) Orman Kanunu (6831 sayılı ve 31.08.1956 tarihli) gibi etkin kılınmalıdır. Orman alanlarına dokunulmadığı gibi tarım alanlarına da kesinlikle dokunulmamalıdır. Çünkü hem Bursa’mızda hem de ülkemizde yeteri kadar sanayi ve konut yapılaşma alanı mevcuttur. Çevre korunmalı ve su kaynakları doğru yönetilmelidir. Tarım özendirilmeli, çiftçilik mesleğine itibar yeniden kazandırılmalıdır. Tarımın sanayi olarak görülme anlayışı geliştirilerek iş insanlarının tarıma yönelmesi, büyük ölçeklerde, yetkin iş gücüyle ve teknolojiyi kullanarak üretim yapmaları sağlanmalıdır. Tarımsal üretimde genç girişimcilerin yetişmesi desteklenmelidir. Üretimden kullanıcıya kadar uzanan süreçte kooperatifçilik yapılanması Bursa ve ülke çapında oluşturulmalı ve desteklenmelidir. Tarım alanı olup ta tarımsal amaçla kullanılmayan Bursa’mızdaki %6,79’luk alan tarım amaçlı kullanılabilir hale getirilmelidir. Türkiye’nin, 2030 AB Yeşil Mutabakatı ve “2053 karbon nötr” hedefi doğrultusunda tarımda sürdürülebilirliği sağlayabilmesi için hem Bursa’mızda hem de ülkemizde organik tarım uygulamaları desteklenmeli ve organik üretimin artırılması için etkin çalışmalar yapılmalıdır.
Turizmde, Osmanlı tarihi ve kültürü daha geniş bir bakış açısıyla ve çağdaş tanıtım yöntemlerle kültür turizmi ağırlıklı sunulmalıdır. Termal turizm “Yeşil Bursa” nitelemesi korunarak kamu özel sektör iş birliği ile geliştirilmelidir. İnanç turizmine yönelik tarihsel sürece ilişkin yenileme çalışmaları tamamlanmalı ve bu konuya ilişkin kültür turizmi politikaları belirlenerek hayata geçirilmelidir. Sektörel yelpazesi en geniş şehir olan Bursa’mız konu bazlı tematik festivaller şehri yapılmalıdır. Uludağ'ımız yılın her mevsimi yararlanılabilecek bir alan haline getirilmelidir. Turizm Platformu Bursa Turizm Alan Başkanlığına evrilmeli, tüzel kişilik kimliği kazandırılarak kamu ve özel sektörce birlikte yönetilmelidir. Büyük bir kent müzesi yapılmalıdır.”
Küçükkayalar, Bursa 2040 Çevre Düzeni Planı’nın da bütün paydaşların görüş, öneri ve olurları ile hayata geçirilip uyulması gerektiğini de söyledi.
Küçükkayalar medya mensuplarının sorularını da yanıtladı.