İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Turizm Platformu Direktörü Dr. Şengül Altan Arslan, TÜROB Başkanı Müberra Eresin, Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin ve İstanbul Rehberler Odası Başkanı Hüseyin Özgür Özaltun'un da konuşmalar yaptıkları etkinliğe TÜRSAB Hukuk Başdanışmanı İlker Ünsever ve TURSAV Genel Müdürü Çetin Gürcü ve davetliler katıldı.

ŞEHİRLERİ TURİZME GÖRE PLANLAMAK, YAŞANABİLİR ŞEHİRLER PLANLAMAKTIR

Bursa Büyükşehir’den ‘Yerel Eşitlik Eylem Planı’ Bursa Büyükşehir’den ‘Yerel Eşitlik Eylem Planı’

Sektörün durumu, sorunları ve çözüm önerilerinin konuşulduğu organizasyonda TÜRSAB adına açılış konuşması gerçekleştiren Hasan Eker, İstanbul’un, Türkiye’nin kültür, sanat, sanayi, ticaret ve finans merkezi olmasının yanında en önemli turizm merkezlerinden biri olduğunu söyledi. 

Konuşmasında birçok uluslararası organizasyona ev sahipliği yapan İstanbul’un UNESCO’nun Yaratıcı Şehirler Ağı’nda da yer aldığını hatırlatan Hasan Eker, “İstanbul, geçtiğimiz yıl rekor kırarak 16 milyonu aşan turist sayısı ile uluslararası turizm arenasında önemli bir yere sahip oldu. Turizm kenti olmak için bir şehirde doğanın, çevrenin, havanın, tarihi değerlerin korunması, kent estetiğinin sağlanması, kültürel ve sanatsal faaliyetlerin yer alması ve ulaşım kolaylığı olması gerekmektedir. Bir şehri turizme göre planlamak,  aynı zamanda yaşanabilir bir şehir planlamaktır” dedi.

HER ZAMAN GÖREVE HAZIRIZ

Turizmde başarı elde etmenin kolay olmadığının altını çizen Hasan Eker, artık sadece dünya şehirlerinin değil daha küçük bölgelerin dahil turizmden pay istediğini belirtti. TÜRSAB’ın İstanbul’un ve diğer şehirlerin turizmde daha üst sıralara çıkması için 37 bölge başkanlığı, 300 personeli ve 15 bin şirket bazında üyeleri ile her zaman hizmete hazır olduğunu ifade eden Hasan Eker, şunları söyledi:

“Turizmde şehirlerin binlerce rakipleri vardır. Bu nedenle uzun vadeli, bilimsel anlayışla ve bir plan dahilinde çalışmalıyız. Geçmiş bilgi birikimini geleceğe aktarmalıyız. Turizm tek başına ne kamunun, nede özel sektörün yönetebileceği bir sektör değildir. Turizmi ancak her iki taraf birlikte çalışarak yönetebilir. Turizmcinin bilgi birikimi ile kamunun yetkisi tek elde toplanmalıdır.”